- hakikiye
- (A.)[ ﻪﻴﻘﻴﻘﺣ ]gerçek.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
ESBAB-I HAKİKİYE — Gerçek sebepler, hakiki sebepler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KIYMET-İ HAKİKİYE — Hakiki ve gerçek değer … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
AŞK-I MECAZÎ — Fâni şeylere olan aşk. Nefis ve şehvet arzusuna dayanan aşk. * Tas: Kâmil bir zâtın Cenab ı Hakk a dâir şiddetli muhabbetinden evvel fani, dünyevî şeylere dair olan aşkı.(Mahbublara olan aşk ı mecazî aşk ı hakikiye inkılâb ettiği gibi, acaba… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HABES(E) — (Habis. C.) Kötüler. Alçaklar. Pisler. * Necaset denilen ve maddeten pis şeyler (Necis veya necaset i hakikiye de denir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MUSÎBET — Afet. Belâ. Felâket. Hastalık. Dert.(Merayı tecavüz eden koyun sürüsünü çevirtmek için çobanın attığı taşlara musâb olan bir koyun, lisan ı hâliyle: Biz çobanın emri altındayız. O bizden daha ziyâde fâidemizi düşünür. Mâdem onun rızâsı yoktur,… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük